Translate

28 Ocak 2015 Çarşamba





                               LEYL-İ NURİN Bölüm-2 
                   


   Hızlı adımlarla girişini bodur ağaçların kapladığı binlerce yıllık harabelerin içlerine doğru yürüyüp gittim.Ben yürürken şöförün ardımdan  birşeyler mırıldandığını duymuştum.Şarkı gibi birşeydi yanık bir sesle tekrar edip duruyordu.

“Bir azim sırdır ömür dediğin
  Dilin sussa kalbin durmaz
  Maşuğun ekmeğidir aşk-ı bela
  Aklın doysa kaderin doymaz.”



Az çok anlayabildiğim bu dörtlüğü fısıltıyla tekrarladığı bir zikir tamamlıyordu.
“Hannan Allah- Mennan Allah ,Hannan Allah -Mennan Allah Yâ nureddiyn !  şey-en lillah ,illallah huu huu.”

Geri dönüp bu dörtlüklerin anlamını sormak gelmişti içimden.Neden sonra vazgeçtim ,sanki geri döndüğümde beni tekrar tersleyip;

-Delirdinmi be adam ne şarkısı ne zikri ! Gündüz vakti hayal mi görüyorsun git işine !
Diyecekmiş gibi hissedince yosunlu taşları sarmaşıklı otların kapladığı kadim yoldan yürümeye devam ettim.Harabelerin merkezine doğru yürürken güneşte neredeyse tepeye yaklaşmıştı.

 Artık Cuma namazını kılma umutlarım yerdeki yosunların arasında kaybolurken o sesleri duydum.Sanki taşlar dile gelmiş gönlü hoş eden nağmelerle zikir ediyordu.Terden sırılsıklam olmuştum vazgeçip geri dönmemi  sadece bu sesler engelliyordu.Durdum ve ne söylediklerini anlamaya çalıştım.

-Derman arardım derdime
 Derdim bana derman imiş.
 Bûrhan sorardım aslıma
 Aslım bana bûrhan imiş.

Yüzlerce kişi biraraya gelmiş ilahi okuyor gibiydi.Sözlerin arasında Ya Hu sesleri canhıraş feryadlarla yükseliyordu.Def vuruşlarının eşlik ettiği bu ahenkli seslerin kaynağını bulmaya karar verince tepeden aşağı inen kadim yoldan yürümeye devam ettim.Arada kendi kendime söyleniyordum.

-Battı balık yan gider mehmet ,yürü oğlum! Geri dönsen ne olacak sanki aynı tas aynı hamam !

-Sağı solu gözler idüm
 Dost yüzünü görsem deyü
 Ben taşrada arar idüm
 Ol can içinde can imüş

Bir an için sesler durur gibi olmuştu.İçimden bir his gündüz vakti hayal görüyorsun mehmet diye inliyordu.Sesler duyulmaz olunca hayal gördüğüme bende inanmaya başlamıştım.Üç yıl makine gürültüsü ve egzost kokusundan sonra temiz hava bünyemi çarpmış olmalı diye düşündüm.Yoldaki çakıllar ayakkabımın altında kocaman bir delik açmıştı.Çorabımdan bana hain hain bakan yırtığı görünce inat etmenin gereksiz olduğunu görüp kulaklarım düşük bir şekilde indiğim yokuşa doğru dönüşe geçmiştim.

-Öyle sanırdım Ayriyem,Ya Allah
 Dost gayridir ben Gayriyem
 Benden görüp işiteni,
 Bildim ki ol canan imiş.
-La ilahe illallaaah ! Yâ Allaaah
-Savm-u salat-u hacc ile
 Sanma biter zahid işin
 İnsan-ı kamil olmaya
 Lazım olan irfan imiş.
Tam yokuşun başına varmıştımki ilahi sesleri yeniden başladı.Bu kez öncekilerden daha hızlı söylüyorlardı.Bir ileri bir geri gitmekten canım çıkmıştı.Son defa karar verdim ne olursa olsun boşluğun ortasında ilahi okuyan bu akılsızları bulacaktım .Sesler yine susunca çıldıracak gibi olmuştum.Çıktığım onca yolu tekrar inmenin bıkkınlığı ile ilerideki ağaç topluluğun arasına daldım.Cennetten bir köşe gibi olan bu ağaçlık alanın ortasında harabelerden ayrı bir bina sanki binlerce yıldır orada duruyormuş gibi dikiliyordu.

Çevresini saran sarmaşıklar rengini yeşile boyamıştı.Binaya bitişik, en az bina kadar eski gibi görünen şadırvana doğru yürüdüm.Çevrede ne bir ses nede bir hareket vardı, kekik ve bahar çiçeklerinin ferah kokusuna eşlik eden derin bir ısssızlık zamanı dondurmuştu burada.Yosun tutmuş Taştan oturağa geçip abdestimi tazelerken Suyun verdiği ferahlıkla rahatlamıştım. çevremi incelerken ortalığı inleten bir haykırışla olduğum yerde dona kaldım.

-La ilahe illallah !

O kadar yanık kalbten gelen bir haykırıştı ki duyunca elim ayağım titremişti.Ve ilahi yeniden başladı.Hemde yanıbaşımda duran hayalet binadan geliyordu aradığım sesler.
-Kanden gelir yolun senin
 Yâ kande varır yolun senin
 Nerden gelip gittiğini
 Anlamayan hayvan imiş
-Yâ Hûû !
-Celle celâlûhû !
Ufacık bir binadan bu kadar çok insan sesinin gelmesi çok şaşırtmıştı beni.Hemen hızlıca bir hesap yaptım.Bina en fazla on bilemedin 20 kişi alırdı.İçerden gelen sesler ise yüzlerce kişinin haykırışları gibiydi.Çevrede kimsede olmadığına göre ?

İşte şimdi korkmaya başlamıştım.Hemde ne korku.Dedem bana köy yerinde olan garip olaylardan bahsederdi.Ona göre olaylara sebep olan bizim göremediğimiz varlıklardı.O üç harfli derdi onlara.Görünce hemen eûzu besmele çek Ayet-el Kürsî yi oku kaçar giderler diye tembih etmişti.Korkumun gerçekliğini kanıtlayacak  hesapları yaparken içerden gelen ilahi seside son bir haykırışla bitmişti.

-İşit gerçeğini sözün
 Bir nesne örtmez Hakk yüzün
 Hakk tan âyan bir nesne yok
 Gözsüzlere pinhan imiş.
Yâ destur Hazreti Allah celle celalûhûû !
Yâ Hûû ! Selam olsun Hâkk a erenlere !

İlahi bitince yanık bir ses ezan okumaya başladı.Saatime bakınca Cuma vaktinin bir saat önce geçmiş olduğunu gördüm.İyide neyin ezanıydı bu ? Korkumu içime gömüp binaya bakmaya karar vermiştim.İçerdekiler ne olursa olsun neticede müslümandılar ve Allah diyorlardı.Yanık bir gönülle Allah diyen den kime ne zarar gelirki ?

-Allahu ekber Allahu ekber !
Laaa ilahe illallaaaah!

Ezanın bitmesiyle beraber binanın önündeki neredeyse çürümüş ahşap kapının kanatları önüne geldim.Demir halkayı kendime doğru çekince gördüğüm manzara neredeyse aklımı yitirmeme yol açacaktı.Binanın içinde sadece üç kişi vardı.İçlerinden en yaşlısı olduğu belli olan zayıf bir ihtiyar imamenin önüne geçmiş derin düşüncelerle önünde bekleyen baştan aşağı beyazlar giymiş sarıklı iki genci süzüyordu.Ne diyeceğimi yada ne yapacağımı şaşırmıştım.Öylece kapıda dikilip manzarayı izliyordum.

Bir süre sonra yerde oturan ihtiyar simsiyah cübbesini toplayıp olanca heybetiyle ayağa kalktı.Başının yarısını örten beyaz tülbentten görebildiğim kadarı ile yüzü yara izleri ile delik deşikti.Gözlerinin olması gereken yerdede hissizce titreşen gözkapaklarının cansız siyahlığı vardı.Onun ayağa kalkması ile beraber önünde diz çökmüş olan gençlerde Destur çekip ayağa kalktılar.İhtiyar benim girişte beklediğimi hissetmişti.Kapıyı kapatıp gerisin geri kaçmamak için kendimi zor tutuyordum.Cüssesinden beklenmeyen davudi bir sesle gençlerden uzun boylu olana seslendi.

-Halim Misafirimizi karşıla ! Mevla kulunu Kapıda bırakmak yakışır mı bize !

Hitabı duyan genç çabucak yanıma geldi ,kolumdan sertçe tuttuktan sonra benimle beraber dışarı çıktı.Ardımızdan tahta kapıyı kapatıp şüpheli gözlerle çevreyi süzdükten sonra kimsenin duymayacağına kanaat getirdiği fısıltılı bir sesle sordu.

-Sende kimsin be adam ! Ne işin var burada !

En fazla onyedi onsekiz yaşında olan bu gencin Gözlerinin üzerinde birleşen kalın kaşları esmer yüzünü yaşından büyük gösteriyordu.Konuşmadığında sinirli hareketlerle dudaklarını yiyordu.Öfkesini kontrol edemeyen insanlardan olduğu her halinden belliydi.Sakin bir sesle alttan almaya çalışarak durumu izah ettim.

-İhtiyarın söylediği gibi sadece misafirim ! Yolda minübüsümüz bozuldu Cuma namazını kılacak yer ararken buralara kadar geldim.

İçinde bulunduğum durumu olanca samimiyetimle açıklamış olmam kalbimi bir nebzede olsa ferahlatmıştı.Ancak ihtiyarın Halim adıyla seslendiği genç söylediklerimden hiçbirşey anlamamış gibi başını yana eğmiş garip garip yüzüme bakıyordu.Çatılmış kaşlarından aklının karışmış olduğu belliydi.Elini sarığının altına sokup saçlarını karıştırdıktn sonra sırıtarak sordu.
-Cuma namazı için geldin demekki ? Peki hangi Cumayı kılacaksın burada ?
Gencin alaycı ve küçümser tavrı zaten yorgunluktan iyice gerilmiş olan sabrımı yavaş yavaş öfkeye döndürüyordu.Son bir gayretle Ya Sabır çekip aynı alaycılıkla cevap verdim.
-Mesela endülüs emevileri zamanındaki Cuma namazlarından birini kılabilirim hem hiçde fena olmaz bakarsın birkaç tanıdığa bile rastlayabilirim ne dersin ?
Genç olur anlamında kafasını yukarı aşağı sallayınca şaka yollu söylediğim kelimeleri ciddiye aldığını anladım.Bir an için ıssızlığın ortasında garip giysiler içinde ilahi söyleyen bu insanların tımarhaneden kaçmış olma olasılıkları aklıma geldi.Öfkem geçmiş yavaş yavaş eğlenmeye bile başlamıştım.Neticede en fazla ne olabilirdiki temiz bir dayak yer sakin sakin gemiye dönerdim.Bu arada sözlerimi bir süre düşünen Halim biraz tereddütlü bir sesle cevap verdi.
-Olur tabi olmasınada ! Emeviler zamanı en az bin yıl demek bunun için davetinin olması gerekli.
Tam tekrar dalga geçmeye hazırlanıyordum ki birşeyler hatırlamış gibi irkilerek sordu.
-Davet dedimde sen kimlerdensin ? Üçler ? Yediler ? Kırklar ?
Üçyüzler ? Dur ama üçyüzler olmaz onlar şehadet aleminde buraya varamazlar.Eee kimsin sen ,davetçin de yok ortalarda?
İşte şimdi emin olmaya başlamıştım bu insanların tımarhaneden kaçan deliler olduğuna.Gözlerim sakince ağaçlığın girişine olan mesafeyi ölçerken içerden gelen Davudi ses ile kaçış planlarım suya düştü.
-Halim ! Misafirimizi mescide getir !
İhtiyarın iradesi şüphe götürmez sesi Halim i rahatlatmıştı.Ama İçimdeki tereddüt devam ediyordu.Mescide  girersem günışığını birdaha göremeyebilirdim.Ah şu merak denilen illet ne fena bir merettir,bir yudumu dahi adamı aptala çevirmeye yetiyor !
Büyük bir şaşkınlıkla yüzüme bakan genç Halim yutkunarak mescid dedikleri harabe binanın kapısını gösterdi.
-Buyrun ! Neden söylemediniz ki pirimizin sizi davet ettiğini ?
Sakin adımlarla mescidin tahta kapısına doğru giderken Halim in belli belirsiz mırıldandığını işittim.
--Yıllardır kimseyi davet etmemişti..Zamanımı geldi acaba ?..
Mescidin tahta kapısı yılların verdiği yorgunlukla inleyerek açılmıştı.Manzarada hiçbir değişiklik yoktu.İhtiyar başınını öne egmiş hasır seccadenin üzerinde otururken diğer genç de onun dizlerinin dibinde derin düşüncelere dalmış gibiydi.Tek farklılık gönlümü hoş eden keskin bir iğde kokusunun mescidin küflü duvarlarında oluşturduğu sislerdi.İçerideki atmosfer Garibime gitsede güneşin sıcaklığındandır diyerek geçiştirdim şüphelerimi.
  İhtiyar aynı davudi sesle beni yanına çağırdı.
-Buyrun ! Yanımıza yaklaşınız da sizi görebileyim evladım !

1 yorum:

  1. Harrah's Resort Atlantic City announces first ever online casino
    Harrah's Resort is planning to begin operations in late January, bringing its casino operations to a new online platform, Jun 14, 2021 · Uploaded luckyclub by Harrah's Resort Atlantic City

    YanıtlaSil